Турецкий язык - Английский Язык
Определение kaynat в Турецкий язык Английский Язык словарь
- simmer
Please simmer the beans for a while over a low heat.
-Lütfen düşük ısıda fasulyeleri bir süre kaynatın.
Mackerel tastes good whether you simmer it or grill it.
-Uskumru kaynatsanda ya da ızgara yapsanda iyi tad verir.
- boiled
Tom boiled some water.
-Tom biraz su kaynattı.
Tom boiled me some eggs.
-Tom bana birkaç yumurta kaynattı.
- kayna
- swarm with
- kayna
- {f} boiling
She poured boiling water into the cup.
-Kaynayan suyu bardağa boşalttı.
Boiling lobsters is illegal in the town of Reggio Emilia, Italy.
-Italya'nın Reggio Emilia kasabasında istakozları kaynatmak yasa dışıdır.
- kayna
- teem
Связанные Термины
Турецкий язык - Турецкий язык
Определение kaynat в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- kayna
- Kayığın kenarları
- kayna
- Kayığın iki yanında bulunan ve kıyıya çekmek için ip takılanacak çıkıntılar