His death is a great loss.
- Onun ölümü büyük bir kayıptır.
The loss amounted to 100 dollars.
- Kayıp 100 dolara ulaştı.
I will find you your lost ring.
- Sana kayıp yüzüğünü bulacağım.
Between sobs, that lost girl said her name.
- O, kayıp kız hıçkırıklar arasında adını söyledi.
Have you reported that your father is missing?
- Babanın kayıp olduğunu bildirdin mi?
A ring and some cash are missing.
- Bir yüzük ve biraz nakit kayıpi
I awoke to find my suitcase gone.
- Bavulumun kayıp olduğunu bulmak için uyandım.
Tom has been gone since yesterday.
- Tom dünden beri kayıp.
A lost dog strayed into our neighborhood yesterday.
- Kayıp bir köpek dün bizim çevreye girdi.
A possible side effect of the contraceptive pill is a loss of sex drive.
- Doğum kontrol haplarının olası bir yan etkisi, cinsel dürtüdeki kayıptır.
We can't afford any more casualties.
- Biz daha fazla kayıpları göze alamıyoruz.
After a battle casualties are usually heavy.
- Bir savaştan sonra kayıplar genellikle ağırdır.
I found the lost ball in the park.
- Kayıp topu parkta buldum.
They all sought for the lost child.
- Onların hepsi kayıp çocuğu aradı.