The boy stepped on my foot on purpose.
- Çocuk kasten ayağıma bastı.
You did this on purpose, didn't you?
- Bunu kasten yaptın, değil mi?
He deliberately broke the glass.
- O, camı kasten kırdı.
I am deliberately speaking loudly.
- Kasten yüksek sesle konuşuyorum.
Tom didn't do that intentionally.
- Tom onu kasten yapmadı.
I know you'd never do that intentionally.
- Onu kasten yapmayacağını biliyorum.
Tom and Mary nod at each other knowingly.
- Tom ve Mary kasten birbirine kafa salladı.
He deliberately broke the glass.
- O, camı kasten kırdı.
I am deliberately speaking loudly.
- Kasten yüksek sesle konuşuyorum.
Tom and Mary nod at each other knowingly.
- Tom ve Mary kasten birbirine kafa salladı.
The boy stepped on my foot on purpose.
- Çocuk kasten ayağıma bastı.
You're doing it on purpose!
- Bunu kasten yapıyorsun!