He deliberately broke the glass.
- O, camı kasıtlı olarak kırdı.
Police think the fire was deliberately lit.
- Polise göre yangın kasıtlı olarak çıkarıldı.
You're intentionally throwing the game.
- Sen kasıtlı olarak yeniliyorsun.
Did you do that intentionally?
- Sen onu kasıtlı olarak mı yaptın?
Did you do that purposely?
- Onu kasıtlı olarak mı yaptın?
You purposely gave the wrong answer, didn't you?
- Kasıtlı olarak yanlış cevap verdin, değil mi?