Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

kargaşalık

listen to the pronunciation of kargaşalık
Турецкий язык - Английский Язык
confusion, chaos, scramble; seething mass
confusion, disorder
commotion, hullabaloo, pandemonium
roughhouse
civil turmoil, tumult, or disorder; anarchy
clutter
unrest
disorder
disturbance
babel
tumult
{i} sedition
turbulent
kargaşa
{i} disturbance
kargaşa
disorder
kargaşa
chaos
kargaşa
{i} tumult

They made a great tumult last night. - Dün gece büyük bir kargaşa yaptılar.

What has caused this tumult? - Bu kargaşaya ne neden oldu?

kargaşa
confusion

She took advantage of his confusion to escape. - O, kaçmak için kargaşadan yararlandı.

There was shouting and confusion everywhere. - Her yerde çığlık ve kargaşa vardı.

kargaşa
commotion

What's all the commotion? - Bütün bu kargaşa nedir?

I can't concentrate with all this commotion going on. - Devam eden tüm bu kargaşa yüzünden konsantre olamıyorum.

kargaşa
{i} mayhem

There is no reason for such mayhem. - Böyle bir kargaşa için hiçbir neden yok.

kargaşa
{i} storm
kargaşa
{i} uproar

Tom's decision caused an uproar. - Tom'un kararı bir kargaşaya neden oldu.

The whole town was in an uproar. - Bütün kasaba bir kargaşa içindeydi.

kargaşa
hash
kargaşa
tumble
kargaşa
kettle of fish
kargaşa
upheaval
kargaşa
(Pisikoloji, Ruhbilim) complex
kargaşa
hurly-burly
kargaşa
lawlessness
kargaşa
turmoil
kargaşa
turbulence
kargaşa
havoc
kargaşa
unrest

The civilian unrest is showing no signs of abating. - Sivil kargaşa hiçbir yatışma işareti göstermiyor.

Racial problems are often the cause of social unrest. - Irksal sorunlar genellikle sosyal kargaşa nedenidir.

kargaşa
maelstrom
kargaşa
mix-up
kargaşa
bother
kargaşa
enlists
kargaşa
shemozzle
kargaşa
roughhouse
kargaşa
coil
kargaşa
confusion, disorder, commotion, chaos, unrest, turmoil, tumult; anarchy anarşi
kargaşa
rough and tumble
kargaşa
riot
kargaşa
rumpus
kargaşa
anarchism
kargaşa
ruction
kargaşa
confusion, chaos, scramble; seething mass
kargaşa
ruckus
kargaşa
muss
kargaşa
anarchy
kargaşa
earthquake
kargaşa
moil
kargaşa
civic turmoil, tumult, or disorder; anarchy
kargaşa
commotion, hullabaloo, pandemonium
kargaşa
grab bag
kargaşa
rag bag
kargaşa
Babel
kargaşa
pell-mell
kargaşa
broil
kargaşa
disarray

Sami left his house in disarray. - Sami evini kargaşa içinde bıraktı.

kargaşa
hurlyburly
kargaşa
{i} snarl
kargaşa
{i} tempest
kargaşa
sound and fury
kargaşa
{i} welter
kargaşa
scuffle
kargaşa
{i} squall
kargaşa
{i} tailspin
Турецкий язык - Турецкий язык
Kargaşa durumu
Kargaşa durumu: "Bütün bu kargaşalık, bu gürültü içinde çalgıcılar çalıyorlar."- M. Ş. Esendal
ifsat
alavere
(Hukuk) HERCÜMERÇ
Kargaşa
halapot
Kargaşa
kaos
kargaşa
Karışıklık, düzensizlik
kargaşa
Kışkırtma ve karışıklık yoluyla toplumda ortaya çıkan düzen bozukluğu, anarşi
kargaşalık
Избранное