He listened to the music with his eyes closed.
- Gözleri kapalı müzik dinledi.
The road to Nagano is closed to traffic.
- Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
I slept with the light off.
- Işık kapalı iken uyudum.
Be sure to turn off the gas before you go out.
- Dışarı çıkmadan önce gazın kapalı olduğundan emin olun.
He often thinks with his eyes shut.
- O, sık sık gözleri kapalı düşünüyor.
She simply cannot keep her mouth shut, not even for a second.
- Ağzını kesinlikle kapalı tutamaz, bir saniye bile.
The gate is closed all the year round.
- Kapı tüm yıl boyunca kapalı.
The road to Nagano is closed to traffic.
- Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
Don't worry. My lips are sealed.
- Endişe etme. Dudaklarım kapalı.
If you have nothing to say, keep your lips sealed.
- Eğer söyleyeceğin bir şey yoksa, dudaklarını kapalı tut.
Ball games, such as basketball and ping-pong, are usually played indoors.
- Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.
Elliptical bicycles are a good option for exercising indoors.
- Eliptik bisikletler, kapalı alanda egzersiz yapmak için iyi bir seçenektir.
The sky is overcast today.
- Gökyüzü bugün kapalı.
That street is blocked because of the works.
- O cadde çalışma nedeniyle kapalı.
Make sure that the lights are turned off before you leave.
- Çıkmadan önce, ışıkların kapalı olduğundan emin olun.
See if the gas is turned off.
- Gazın kapalı olup olmadığına bak.
The road to Nagano is closed to traffic.
- Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
The bridge is closed to traffic.
- Köprü trafiğe kapalıdır.