Admission to students only.
- Sadece öğrenciler kabul edilir.
Please tell me the requirements for admission to the college.
- Koleje kabul için gerekli şeyleri anlatabilir misiniz.
Tom's acceptance speech was OK.
- Tom'un kabul konuşması iyiydi.
Tom gave an acceptance speech.
- Tom bir kabul konuşması yaptı.
They agreed to work together.
- Birlikte çalışmayı kabul ettiler.
President Roosevelt agreed to help.
- Başkan Roosevelt yardım etmeyi kabul etti.
Do you accept credit cards?
- Kredi kartlarını kabul ediyor musunuz?
I accepted her invitation.
- Onun davetini kabul ettim.
Tom nodded in agreement.
- Tom başını sallayarak kabul etti.
We had to agree to total confidentiality and sign a non-disclosure agreement.
- Toplam gizliliği kabul etmek ve bir gizlilik sözleşmesi imzalamak zorundaydık.
Your request of this matter has been accepted.
- Bu konuyla ilgili rican kabul edildi.
In brief, you should have accepted the responsibility.
- Kısacası, sorumluluğu kabul etmeliydin.
Thank you for accepting me.
- Beni kabul ettiğin için teşekkür ederim.
Tom had trouble accepting Mary's love.
- Tom'un Mary'nin sevgisini kabul etme sorunu vardı.
She acknowledged her mistake.
- O, hatasını kabul etti.
His achievements were acknowledged.
- Onun başarıları kabul edildi.
All right. I'll accept your offer.
- Tamam, önerinizi kabul edeceğim.
Tom was given a warm reception.
- Tom'a sıcak bir kabul verildi.
He circulated from table to table at the reception.
- Kabulde masadan masaya dolaştı.
Tom refused to admit that what he'd done was wrong.
- Tom yaptığı şeyin yanlış olduğunu kabul etmeyi reddetti.
It's very unlikely that the teacher will believe Tom's excuse for not having his homework done on time.
- Öğretmenin ev ödevini zamanında yapmadığı için Tom'un özrünü kabul etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
I also use this study for receiving guests.
- Bu çalışma odasını misafirleri kabul etmek için de kullanırım.
The treaty was approved.
- Antlaşma kabul edildi.
Father will never approve of my marriage.
- Babam, evliliğimi kabul etmeyecek.
Tom gave Mary a thumbs up.
- Tom Mary'yi kabul etti.
Afganistan'ın başkenti Kabil'dir.
- Kabul is the capital of Afghanistan.
Kabil Afganistan'ın başkentidir.
- Kabul is Afghanistan's capital city.