She is very fond of dogs.
- Köpeklere çok düşkündür.
I prefer cats to dogs.
- Kedileri köpeklere tercih ederim.
They were afraid of the big dog.
- Büyük köpekten korkmuşlar.
The dog began to run.
- Köpek koşmaya başladı.
Lieutenant Dan Anderson sent a canine team to the crime scene.
- Teğmen Dan Anderson olay yerine bir köpek ekibi gönderdi.
Tom and Mary are dog lovers, and have their pooch groomed once a month.
- Tom ve Mary köpek aşıklarıdır, ve köpeklerine ayda bir bakım yaptırırlar.