Tom mızmız görünüyordu, bu yüzden Mary ona yaklaşmadı.
- Tom looked grouchy, so Mary didn't approach him.
Tom bütün sabah mızmızdı.
- Tom has been grouchy all morning.
Tom yatağın ters tarafından kalktı ve bütün gün suratsızdı.
- Tom got up on the wrong side of the bed and has been grouchy all day.
Jane son birkaç gündür sessiz ve suratsızdı.
- Jane has been quiet and grouchy for the past few days.
Pazartesi sabahları beni gerçekten huysuz yapar.
- Monday mornings make me really grouchy.
Tom huysuz yaşlı bir ihtiyar.
- Tom is a grouchy old man.