English is my mother tongue.
- İngilizce benim anadilim.
Do you study English every day?
- Her gün İngilizce çalışıyor musun?
Tom sneaked up behind the guard and clobbered him with a monkey wrench.
- Tom korumanın arkasına sinsice yaklaştı ve onu İngiliz anahtarıyla dövdü.
Tom came in with a wrench in his hand.
- Tom elinde bir İngiliz anahtarıyla içeri geldi.
The British defeated the French.
- İngilizler Fransızları yendi.
The British acted too late.
- İngilizler çok geç davrandı.
The English established colonies in America.
- İngilizler Amerika'da koloniler kurdu.
The English are generally a conservative people.
- İngilizler genel olarak tutucu insanlardır.
Tom sneaked up behind the guard and clobbered him with a monkey wrench.
- Tom korumanın arkasına sinsice yaklaştı ve onu İngiliz anahtarıyla dövdü.
The British soldiers rested.
- İngiliz askerleri dinlendi.
The British acted too late.
- İngilizler çok geç davrandı.
Six million Britons have never used the Internet.
- Altı milyon İngiliz, interneti hiç kullanmamış.
The Romans tried to civilize the ancient Britons.
- Romalılar eski İngilizleri medenileştirmeye çalıştı.
English is not the language of the world. It's the language of the Anglosaxon Empire.
- İngilizce dünya dili değildir. O, Anglosakson İmparatorluğu dilidir.
He's a British citizen, but he lives in India.
- O bir İngiliz vatandaşı, ama Hindistan'da yaşıyor.
The British acted too late.
- İngilizler çok geç davrandı.
Tom sneaked up behind the guard and clobbered him with a monkey wrench.
- Tom korumanın arkasına sinsice yaklaştı ve onu İngiliz anahtarıyla dövdü.
The English established colonies in America.
- İngilizler Amerika'da koloniler kurdu.
The English are a practical people.
- İngilizler becerikli bir millettirler.
The uncertainty about the weather has had a definite effect upon the Englishman's character.
- Hava hakkındaki belirsizlik İngilizlerin karakterlerinde belirli bir etkiye sahiptir.
The English are a practical people.
- İngilizler becerikli bir millettirler.