in which the verb is in the imperative, and the nouns day, man, etc

listen to the pronunciation of in which the verb is in the imperative, and the nouns day, man, etc
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in which the verb is in the imperative, and the nouns day, man, etc в Английский Язык Турецкий язык словарь

worth
değer

Müze görülmeye değer. - The museum is worth a visit.

Bu kitabın okumaya değer olacağını düşünüyor musun? - Do you think this book is worth reading?

worth
değmek
worth
sahibi
worth
değerli

Sağlık altından daha değerlidir. - Health is worth more than gold.

O, senin ne kadar değerli olduğunla ilgili değil fakat sana sahip oldukları için ne kadar ödeyecekleri ile ilgilidir. - It's not about how much you're worth, but how much they are going to pay for having you.

worth
kadir
worth
{s} değerinde

Cannes'daki Carlton otelinden 40 milyon euro değerinde mücevherler çalındı. - Jewels worth €40-million were stolen in Cannes from the Carlton hotel.

Yeni evrak sistemi 4.000$ değerinde. - The new document system is worth $4,000.

worth
{i} kıymet, değer: It's of very little worth. Kıymeti pek az. Give me five hundred thousand liras' worth of cheese. Bana beş yüz bin liralık
worth
{i} değerli şey
worth
{s} layık

O kuşkuya layık değildi. - He wasn't worthy of suspicion.

Aota güveninize layık değildi. - Aota was not worthy of your trust.

worth
(sıfat) değer, layık, bedel, değerinde
worth
(isim) değer, bedel, değerli şey
Английский Язык - Английский Язык
worth
in which the verb is in the imperative, and the nouns day, man, etc

    Расстановка переносов

    in which the verb I·s in the imperative, and the nouns day, man, etc

    Произношение

Избранное