in verlegenheit gebracht

listen to the pronunciation of in verlegenheit gebracht
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in verlegenheit gebracht в Английский Язык Турецкий язык словарь

embarrassed
mahcup

Tom kesinlikle mahcup oldu. - Tom certainly was embarrassed.

Tom yaptığı işten mahcup oldu. - Tom is embarrassed by what he did.

abashed
{s} bozulmuş
embarrassed
{s} mahçup

O mahçup görünüyordu. - He seemed embarrassed.

O mahçup olmuş görünüyordu. - She seemed embarrassed.

embarrassed
{s} utangaç

Sana söyleyemeyecek kadar çok utangaçtım. - I was too embarrassed to tell you.

Onlar biraz utangaçtılar. - They were a bit embarrassed.

abashed
{f} utan
abashed
utanmış
abashed
şaşırmış
embarrassed
utanmış

Tom utanmış görünüyor. - Tom seems embarrassed.

Tom utanmış görünüyor. - Tom looks embarrassed.

abashed
{s} yüzü kızarmış
abashed
{s} utandırılmış, gururu incitilmiş
abashed
[adj] utanmış
embarrassed
{s} sıkılgan

Tom biraz sıkılgan görünüyor. - Tom is looking a little embarrassed.

Sıkılgan görünüyordun. - You looked embarrassed.

embarrassed
{s} eli darda
Немецкий Язык - Английский Язык
abashed
embarrassed