in public

listen to the pronunciation of in public
Английский Язык - Турецкий язык
herkesin içinde

Roy'un herkesin içinde bir şarkı söylediğini hiç duymadım. - I have never heard Roy sing a song in public.

O, herkesin içinde benimle alay etti. - He made fun of me in public.

açıkça
herkesin önünde

Herkesin önünde ona gülündü. - He was laughed at in public.

Herkesin önünde konuşmaktan hoşlanmam. - I don't like to speak in public.

alenen

Bir kadına alenen yardım etme. Şüpheli görüneceksin. - Don't help a woman in public. You'll look suspicious.

milletin içinde
Английский Язык - Английский Язык
publicly, out in the open
in public

    Расстановка переносов

    in pub·lic

    Турецкое произношение

    în pʌblîk

    Произношение

    /ən ˈpəblək/ /ɪn ˈpʌblɪk/

    Видео

    ... And a lot of you are using public transport. ...
    ... And when I go through this, I can go to museums, to public ...
Избранное