O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
- He was in charge of preparing a magazine for publication.
Tom olaydan sorumlu komitede.
- Tom is on the committee in charge of the event.
Tom hâlâ resmî olarak görevde.
- Tom is still officially in charge.
Bu görevden ben sorumluyum.
- I'm in charge of this mission.