in another place; far, at a great distance

listen to the pronunciation of in another place; far, at a great distance
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in another place; far, at a great distance в Английский Язык Турецкий язык словарь

away
uzakta

İstasyon iki metre uzakta. - The station is two meters away.

Bütün yolu sadece onun evden uzakta olduğunu anlamak için yürüdüm. - I went all the way to see her only to find her away from home.

away
başka yere gitmişolmak
away
deplasman maçı
away
(zarf) uzakta, uzağa, uzak, durmadan, yok, bir yana, devamlı
away
{s} rakip sahada
away
devamlı
away
kapılmak
away
yok

Onun kaçmaktan başka seçeneği yoktu. - He had no choice but to run away.

Biz yokken eve hırsız girmiş. - A thief broke into the house while we were away.

away
bir tarafa
away
bir yere

Balon rüzgar tarafından bir yere taşınıyordu. - The balloon was carried away somewhere by the wind.

Uzak bir yere gidelim. - Let's go somewhere far away.

away
buradan

Buradan birkaç sokak ileride oturuyor. - She lives a few blocks away from here.

Sanırım birkaç gün buradan uzaklaşmalıyız. - I think we should get away from here for a few days.

away
-dan
away
deplasmanda oynanan
away
durmadan

Tüm öğleden sonra durmadan uyudum. - I slept the whole afternoon away.

away
-den
away
başka yönde
away
buradan, şuradan, oradan: Go away! Git buradan!
away
kesip atmak
away
carry away alıp götürmek
Английский Язык - Английский Язык
away
in another place; far, at a great distance

    Расстановка переносов

    in an·oth·er place; far, at a great dis·tance

    Произношение

Избранное