in all places; everywhere

listen to the pronunciation of in all places; everywhere
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in all places; everywhere в Английский Язык Турецкий язык словарь

wherever
nerede ise
wherever
nereye

O nereye giderse etrafında mutluluk yayar. - He radiates happiness around wherever he goes.

Amerika'da nereye giderseniz gidin, yollar ve otoyollar vardır. - There are roads and freeways wherever you go in America.

wherever
nerede

Dışarı çık, dışarı çık, neredeysen! - Come out, come out, wherever you are!

Tom nerede isterse yiyebilir. - Tom may eat wherever he wants to.

wherever
her nereye

Her nereye gitsem kameramı yanımda götürürüm. - I take my camera with me wherever I go.

Her nereye gitse, oldukça sevilir. - Wherever she goes, she is well liked.

wherever
her nerede

Her nerede söylersen, Tom. - Wherever you say, Tom.

wherever
bağ. (Zarf olarak kullanılan yancümlenin başında bulunur.): Go wherever you like. Nereye istersen git. Wherever possible she tries to help
wherever
(bağlaç) nerede olursa, her nerede, her nereye
wherever
her nere

Her nereye gitse, oldukça sevilir. - Wherever she goes, she is well liked.

Her nereye gitsem kameramı yanımda götürürüm. - I take my camera with me wherever I go.

wherever
conj. nerede olursa
wherever
nerede olursa

Aksiyon nerede olursa olsun gideceğiz. - We'll go wherever the action is.

Nerede olursa bir şekerleme yapabilirim. - I can take a nap wherever.

Английский Язык - Английский Язык
wherever
in all places; everywhere
Избранное