Tom belli belirsiz mahcup görünüyordu. - Tom looked vaguely embarrassed.
Tom belli belirsiz mahcup görünüyordu.
Tom looked vaguely embarrassed.
Bu bana belli belirsiz tanıdık geliyor. - That sounds vaguely familiar.
Bu bana belli belirsiz tanıdık geliyor.
That sounds vaguely familiar.