Tom ömür boyu hapis ile tehdit edildi.
- Tom was threatened with life imprisonment.
Böyle bir suç ceza ve / veya hapis ile cezalandırılır.
- Such an offence is punished by a fine and/or imprisonment.
Üçü ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
- Three were sentenced to life imprisonment.
Hakim Tom'u üç yıl hapis cezasına çarptırdı.
- The judge sentenced Tom to three years imprisonment.
Tom'a bir devlet cezaevinde ömür boyu hapis cezası verildi.
- Tom was imprisoned for life at a state penitentiary.
Mary neredeyse 10 yıl haksız yere hapis cezasına çarptırılmıştı.
- Mary was wrongly imprisoned for nearly 10 years.