Ben yaz boyunca amcamın evinde kaldım.
- I stayed at my uncle's during the summer.
O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
- He has been working during the whole day.
Kıtlık süresince birçok köylü öldü.
- Many peasants died during the drought.
Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler.
- They went skiing during their date.
Ders sırasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
Yaz tatili sırasında sadece dinleneceğim.
- I'm just going to rest during the summer vacation.
O, yolculuğu esnasında bir günlük tuttu.
- He kept a diary during the trip.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
O, seyahatleri sırasında çok sayıda etkileyici insanlarla tanıştı.
- He met many fascinating people in the course of his travels.