The man fell in love at first sight. - Adam ilk görüşte âşık oldu.
The man fell in love at first sight.
Adam ilk görüşte âşık oldu.
I fell in love with her on first sight. - Ben ilk görüşte ona âşık oldum.
I fell in love with her on first sight.
Ben ilk görüşte ona âşık oldum.