Tom certainly seemed inspired.
- Tom kesinlikle ilhamlı görünüyordu.
I'm not inspired anymore.
- Artık ilhamlı değilim.
He was inspired to learn to fly.
The actor's inspired performance of Hamlet's soliloquy left the audience dumbfounded.
Recreational drug use inspires many urban legends.
- Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
All men can be criminals, if tempted; all men can be heroes, if inspired.
- Tüm erkekler suçlu olabilirler, eğer kışkırtılırlarsa; tüm erkekler kahraman olabilirler, eğer ilham verilirse.
Tom is my inspiration.
- Tom benim ilham kaynağım.
I lost my inspiration.
- Ben ilhamımı kaybettim.
I was inspired by Tom's speech.
- Tom'un konuşması bana ilham verdi.
It was a revelation to me.
- O benim için bir ilhamdı.