Турецкий язык - Английский Язык
Определение ile beraber в Турецкий язык Английский Язык словарь
- a) along with, together with b) as soon as, no sooner ... than c) apart from d) although
- along with
- although
- side by side with
- with
Hello guys, I'm Tom and I'm here with Mary.
-Merhaba çocuklar, ben Tom'um ve Mary ile beraber buradayım.
Tom is the one who went to Boston with Mary.
-Boston'a Mary ile beraber giden kişi Tom'dur.
- in conjunction with
- allied with
- no sooner ... than
- as soon as
- allied to
- on top of
- in company with
- apart from
- accompanied by
- together with
I want to go together with Emily.
-Emily ile beraber gitmek istiyorum.
- syn-
- complete with
- syn
- ile beraber/birlikte
- 1. together with, along with, including, inclusive of: Haşim öbür çocuklarla birlikte okula gitti. Haşim went to school along with the other children. Termosifonun fiyatı KDV'yle birlikte bir milyon liraydı. The price of the water heater, VAT included, was one million liras. 2. when, at the same time that: Kışın gelmesiyle beraber odun pahalılaştı. When winter arrived wood became more expensive. 3. although: Sadece on iki yaşında olmakla beraber motorlar hakkında epey bilgisi var. Although he's only twelve, he knows a fair bit about motors. Hakan itiraz etmekle beraber Mümtaz işin tümünü tek başına yaptı. Although Hakan objected, Mümtaz did all the work by himself. 4. as well as, apart from, besides: İyi bir şair olmakla birlikte çok yetenekli bir öğretmen. Apart from being a good poet he is also a very capable teacher
- evsahipleri ile beraber
- above the salt
- su seviyesi ile beraber
- awash
Связанные Термины
ile beraber
Расстановка переносов
i·le be·ra·berПроизношение
Resimler
Избранное