He was surprised to hear a cry from within.
- İçeriden bir çığlık duyduğuna şaşırmıştı.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
We spent all day indoors.
- Biz bütün günü içeride geçirdik.
Apparently, we'll be getting a raise within two months.
- Görünüşe göre, biz iki ay içerisinde bir artış alacağız.
Within days, Japan captured the American island of Guam.
- Birkaç gün içerisinde, Japonya, Amerikan Guam adasını ele geçirdi.