hissediyorum

listen to the pronunciation of hissediyorum
Турецкий язык - Английский Язык
feel of
feelin
hisset
{f} felt

I felt the house shake a little. Didn't you? - Ben evin biraz sallandığını hissettim, sen hissetmedin mi?

Words cannot describe the horror I felt. - Kelimeler hissettiğim korkuyu anlatamaz.

hisset
{f} feeling

I was not feeling very hungry. - Çok aç hissetmiyordum.

I'm not feeling too well. - Ben çok iyi hissetmiyorum.

hisset
{f} sensing

Sensing danger, he ran away. - Tehlikeyi hissetti, kaçtı.

hisset
{f} feel

Mary has nobody to talk with, but she doesn't feel lonely. - Mary'nin konuşacak hiç kimsesi yok fakat o kendini yalnız hissetmiyor.

I find it necessary to be able to say what I feel. - Ne hissettiğimi söyleyebilmeyi gerekli buluyorum.

iyi hissediyorum
I feel good
baygınlık hissediyorum
I feel faint
baş dönmesi hissediyorum
I feel dizzy
daha iyi hissediyorum
I feel a little better
hasta hissediyorum
I feel ill
kendimi garip hissediyorum
I feel out of sorts
mide bulantı hissediyorum
I feel nauseous
rahatsız hissediyorum
I feel sick
üzgün hissediyorum
I feel blue
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение hissediyorum в Турецкий язык Турецкий язык словарь

HİSSET
(Osmanlı Dönemi) Cimrilik. Bahillik. Tamahkârlık
HİSSET
(Osmanlı Dönemi) Alçaklık
hisset
Cimrilik, pintilik
hisset
Cimri
hissediyorum
Избранное