heavy rain

listen to the pronunciation of heavy rain
Английский Язык - Турецкий язык
şiddetli yağmur

Şiddetli yağmur, onların kalkışını erteledi. - The heavy rain made them put off their departure.

Bir tayfun kuvvetli rüzgarlarla ve toplu taşıma araçlarını durduran şiddetli yağmurlarla çarşamba günü Tokyo'yu vurdu. - A typhoon hit Tokyo on Wednesday with strong winds and heavy rains stopping public transportation.

kara yağmuru
Sağanak

Bazı lokal şiddetli yağmur sağanaklarından dolayı oraya gitmediğimize sevindim. - I'm glad we didn't go there because there were some localized heavy rain showers.

Sağanak yağmura rağmen başladılar. - They started in spite of the heavy rain.

yoğun yağış

Yoğun yağış sebebiyle baraj taştı. - The dam burst owing to the heavy rain.

Yoğun yağış bütün trenlerin durmasına sebep olduğu için bir taksiye binmek zorunda kaldım. - I had to take a taxi because the heavy rain caused all the trains to stop.

deluge, heavy rain, cloudburst
sel, şiddetli yağmur, şiddetli yağmur
Английский Язык - Английский Язык
rainstorm in which a large quantity of rain falls in a short period of time
A heavy rain
downpour
a heavy rain
cloudburst
a heavy rain
soaker
a heavy rain
waterspout
a heavy rain
torrent
a heavy rain
deluge
a heavy rain
pelter
heavy rain

    Расстановка переносов

    hea·vy rain

    Турецкое произношение

    hevi reyn

    Произношение

    /ˈhevē ˈrān/ /ˈhɛviː ˈreɪn/
Избранное