hazardous air pollutant

listen to the pronunciation of hazardous air pollutant
Английский Язык - Турецкий язык

Определение hazardous air pollutant в Английский Язык Турецкий язык словарь

hap
şans

Araba çocuğa çarptığında şans eseri karşılaştım. - I happened along when the car hit the boy.

Bilirsin çok şanslısın! Böyle bir şey bir ömür boyu sadece bir kez olur. - You're very lucky you know! A such thing happen only once in a lifetime.

hap
{f} olmak

Tom uzun süre uzaklarda bulunduktan sonra evde olmaktan mutluydu. - Tom was happy to be home after being away for so long.

Tom insanın içine işleyen bir şey olmak üzere olduğu hissini atlatamadı. - Tom couldn't shake the feeling that something profound was about to happen.

hap
tesadüf

Tesadüfen arkadaşımın uzakta yürüdüğünü gördüm. - It happened that I saw my friend walking in the distance.

Tesadüfen onu otobüste gördüm. - It happened that I saw her on the bus.

hap
rastlantı
hap
{f} rastgelmek
hap
{f} rastlamak
hap
{f} tesadüf etmek
hap
baht
hap
{f} meydana gelmek

O, meydana gelmek zorunda değildi. - That didn't have to happen.

Английский Язык - Английский Язык
hap
hazardous air pollutant

    Расстановка переносов

    ha·zard·ous A·ir pol·lu·tant

    Турецкое произношение

    häzırdıs er pılutınt

    Произношение

    /ˈhazərdəs ˈer pəˈlo͞otənt/ /ˈhæzɜrdəs ˈɛr pəˈluːtənt/
Избранное