having to do with the mouth

listen to the pronunciation of having to do with the mouth
Английский Язык - Турецкий язык

Определение having to do with the mouth в Английский Язык Турецкий язык словарь

oral
sözlü

Onun İngilizce sözlü sınavı vardı. - She had an oral examination in English.

O, bir sözlü sınava girdi. - He took an oral examination.

oral
{s} ağız

İyi ağız hijenine sahip olmak önemlidir. - Having good oral hygiene is important.

oral
(isim) sözlü
oral
(Tıp) ağız yoluyla
oral
(Tıp) ağız içi
oral
sözel
oral
ağızdan
oral
ağızdan/sözlü
oral
(Diş Hekimliği) Ağızla ilgili
oral
ağıza ait
oral
{s} oral yolla
oral
{s} oral
oral
{s} oral, ağızdan alınan (ilaç)
oral
ağzın bulunduğu tarafı gösterenı orallyağızdan
oral
{s} ruhb. oral
oral
oralssözlü imtihanlar
Английский Язык - Английский Язык
oral
oral¨
to do with
Related or relevant to

She says she doesn't want anything to do with him anymore.

having to do with the mouth

    Расстановка переносов

    ha·ving to do with the mouth

    Турецкое произношение

    hävîng tı du wîdh dhi mauth

    Произношение

    /ˈhavəɴɢ tə ˈdo͞o wəᴛʜ ᴛʜē ˈmouᴛʜ/ /ˈhævɪŋ tə ˈduː wɪð ðiː ˈmaʊθ/
Избранное