İnsana da aşırı sıcaklıklara karşı koruyucu cihazlar verilmektedir.
- Man, too, has been given protective devices against extreme temperatures.
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
- Man's skin is very sensitive to temperature changes.
Benim yüksek ateşim var.
- I have a high temperature.
Sanırım o hasta. Onun ateşi var.
- I think she is sick. She has a temperature.
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
- Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.
Süt nispeten düşük ısıda tutulmalıdır.
- Milk has to be kept at a relatively low temperature.