Flags of the world fly proudly at the United Nations headquarters.
- Birleşmiş Milletler merkezinde dünya bayrakları gururla dalgalanıyor.
99 kopeks, Dima stated proudly. I need 99 kopeks.
- 99 kopek, Dima gururla ifade etti. Benim 99 kopeğe ihtiyacım var.
She is the pride of her class.
- O, sınıfının gururudur.
Hey, I may have no money, but I still have my pride.
- Hey, hiç param olmayabilir ama benim hâlâ bir gururum var.
His vainglory put the Republic at risk.
- Onun boş gururu cumhuriyeti tehlikeye attı.
Vanity and pride are different things, though the words are often used synonymously.
- Her ne kadar sıkça eş anlamlı olarak kullanılsalar da; kibir ve gurur farklı şeylerdir.
His vainglory put the Republic at risk.
- Onun boş gururu cumhuriyeti tehlikeye attı.