Tom tahıl bulamacı kutusunu dolaptan çıkardı ve kendisine bir kase dolusu koydu.
- Tom got a box of cereal out of the cupboard and poured himself a bowlful.
En sevdiğin tahıl nedir?
- What's your favorite cereal?
Tom sütü mısır gevreğine döktü.
- Tom poured milk on his cereal.
Tom genellikle kahvaltı için bir kase mısır gevreği yer.
- Tom usually eats a bowl of cereal for breakfast.
Biraz kahvaltılık gevrek ve portakal suyu alacağım.
- I'll have some cereal and orange juice.
Tom kahvaltılık gevrek yiyor.
- Tom is eating cereal.
E vitamini bakımından zengin gıdalar koyu yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, sert kabuklu yemişler ve tam taneli hububatları içermektedir.
- Foods rich in vitamin E include dark-green, leafy vegetables, beans, nuts and whole-grain cereals.
Tom genellikle mutfak masasında oturur ve sabah gazetesini okurken hububat yer.
- Tom usually sits at the kitchen table and eats cereal while reading the morning paper.
Biz tam tahıllı gevrekleri tercih ediyoruz.
- We prefer whole-grain cereals.
O tam tahıllı hububatı tercih eder.
- She prefers whole-grain cereals.