Güle güle. Üzerinde anlaştığımız zamanda görüşürüz.
- Goodbye. I'll see you at the time we agreed on.
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Anneme güle güle demedim.
- I didn't say goodbye to my mom.
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Tom çocuklarına elveda öpücüğü verdi.
- Tom kissed his kids goodbye.
Elveda, acımasız dünya.
- Goodbye, cruel world.
Tom hoşçakal demeden gitti.
- Tom left without saying goodbye.
Sen asla hoşçakal demedin.
- You never said goodbye.
Good by penzu.
Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
- I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
Hoşça kal demek için geldim.
- I've come to say goodbye.
Güle güle! Daha fazla zamana sahip olduğunda, geri gel ve oyna!
- Goodbye! When you have more time, come back and play!
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.