Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a cute baby doll.
Bebek arabasında uyuyan bebek, bir melek kadar sevimli.
- The baby sleeping in the baby carriage is as cute as an angel.
O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum
- He's really cute, and so I like working with him.
O bebek gerçekten hiç şirin değildir.
- That baby is really not cute at all.
O çok sevimli ve o gerçekten zekidir.
- He's very cute and he's really smart.
O, tatlı olan herhangi bir şeyden hoşlanır.
- He likes anything sweet.
Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
- Sweet words bring the snake out of its hole.
Sen de oldukça hoşsun.
- You're pretty cute too.
Nanako gerçekten de hoş, değil mi?
- Nanako is really cute, isn't she?
Kız kardeşim şekerlemeleri sever.
- My sister likes sweets.
Şekerlemeye dayanamaz.
- He can't resist sweets.
Tom gerçekten akıllı ve aynı zamanda sevimli sayılır.
- Tom is really smart and also kind of cute.