gewährt

listen to the pronunciation of gewährt
Немецкий Язык - Турецкий язык
verilen
bahşedilmiş
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gewährt в Английский Язык Турецкий язык словарь

granted
verilmis
allowed
{f} izin ver: adj.izinli
granted
varsayarak
granted
imtiyazlı
granted
cevaben evet
granted
varsayarsak
allowed
{f} izin ver

Bir sözleşmede belirsizliklere izin verilmez. - No ambiguities are allowed in a contract.

Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor. - Talking in the library is not allowed.

allowed
izin verilmiş
granted
ver

Bana katılmayacağına hiç ihtimal vermemiştim. - I took it for granted that she would agree with me.

Ona Amerikan vatandaşlığı verilecek. - He'll be granted American citizenship.

allowed
{f} izin ver: adj.izin verilen
granted
diyelim ki

Diyelim ki, televizyon seyretmek dinlendirici olabilir. - Granted, watching TV can be relaxing.