Atletik yarışma gelecek haftaya kadar ertelendi.
 - The athletic meet was put off until next week.
Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir.
 - The athletic meet is an annual event.
Yakında toplanacağız.
 - We'll get together soon.
Toplanalım ve bir parti verelim.
 - Let's get together and have a party.
En kısa sürede buluşmak istiyorum.
 - I'd like to get together as soon as possible.
Bu hafta sonu nasıl buluşmak istersiniz?
 - How would you like to get together this weekend?
Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
 - Bill and John like to get together once a month to chat.
Bill ve John konuşmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
 - Bill and John like to get together once a month to talk.
Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
 - She promised to meet her at the coffee shop.
Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
 - She promised to meet him at the coffee shop.
O dün gece onu karşılamak için söz verdi.
 - She promised to meet him last night.
Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
 - In many parts of the world, there is not enough food to meet everyone's needs.