Teniste iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at tennis.
Biz iyileşmek zorundayız.
- We have to get better.
Ben gitarda iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at guitar.
Biz iyileşmek zorundayız.
- We've got to get better.
Daha iyi olmak istiyorsan bu ilacı almak zorundasın.
- If you ever want to get better, you have to take this medicine.
Daha iyi olmak üzere.
- It's about to get better.
Yakında iyileşeceğini umuyorum.
- I hope you'll get better soon.
Onun yakında iyileşeceğini umuyorum.
- I hope that she'll get better soon.
Many people returned to work a bit anxious, they acknowledged, but grimly determined not to let terrorists get the better of them.