Dün gece arabam çalındı.
- Mir wurde gestern Abend mein Auto gestohlen.
Dün arkadaşım Tom'u ziyaret ettim.
- Ich habe gestern meinen Freund Tom besucht.
Dünü görmek istemeyen, bugünü tanıyamaz.
- Man kann das Heute nicht erkennen, wenn man das Gestern nicht sehen will.
Dün babama yardım ettim.
- I helped my father yesterday.
Buraya dün akşam altıda geldik.
- We arrived here at six yesterday evening.
All our yesterdays have lighted fools the way to dusty death.
It was only yesterday that I called on him.
- Erst gestern habe ich mal bei ihm vorbeigeschaut.