Satışlarımız azalıyor.
- Our sales are decreasing.
Son zamanlarda yapılan bir araştırma sigara içenlerin sayısının azaldığını göstermektedir.
- A recent survey shows that the number of smokers is decreasing.
Buz üzerinde düşmek incitir.
- Falling on ice hurts.
Onun düşmesini engellemek için onu tutmak zorunda kaldım.
- I had to grab her to keep her from falling.
Düşen faiz oranları otomobil pazarını canlandırdı.
- Falling interest rates have stimulated the automobile market.
Tom pencereden dışarı düşen kara baktı.
- Tom looked out of the window at the snow falling.
Tom karın kar küresi içine düşüşüne baktı.
- Tom looked at the snow falling inside the snow globe.
Berlin duvarının düşüşü gerçekten önemli bir fırsattı.
- The falling of the Berlin Wall was truly a momentous occasion.