Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi?
- Can computers actually translate literary works?
Tom gerçekten asla Boston'da bulunmadı.
- Tom has actually never been to Boston.
O aslında doğru değil.
- That's actually not true.
Tom'un söylediği gerçekten doğru.
- What Tom said is actually true.
Dünyanın çevresinin iyiliği için söylüyorum, ama aslında o Dünya üzerinde yaşayan insanların iyiliği için.
- I'm saying For the sake of Earth's environment, but actually it's For the sake of the people living on Earth.
Tom aslında Boston şehri sınırları içinde yaşamıyor.
- Tom doesn't actually live within Boston city limits.
Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.
- At present, consensus has yet to be reached.
Benim şu anda paraya ihtiyacım yok.
- I don't need money at present.
Halihazırda, okulumuzda 1600 öğrenci var.
- At present, we have 1,600 students at our school.