gefangengenommen

listen to the pronunciation of gefangengenommen
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gefangengenommen в Английский Язык Турецкий язык словарь

captured
(Bilgisayar) yakalanan

Lütfen yakalanan kuşların gitmesine izin ver. - Please let the captured birds go.

Yakalanan malzemeleri yaktılar. - They burned the captured supplies.

captured
mazbut
charmed
büyüle

Partideki herkes onun zarafetiyle büyülendi. - Everybody at the party was charmed by her grace.

Onların hepsi onun şarkısı tarafından büyülendi. - They were all charmed by her song.

captivated
büyüle(mek)
captured
yakala

Kelebekleri bir fileyle yakaladım. - I captured butterflies with a net.

O, David'in yakalanması gerektiğini söyledi. - He said Davis must be captured.

charmed
büyüle(mek)
captivated
büyüle

Beni büyüledin, aşkım. - You captivated me, dear.

enchanted
{s} afsunlu
enchanted
(sıfat) afsunlu
Немецкий Язык - Английский Язык
smited
captivated
captured
taken prisoner
charmed
taken captive
enchanted