The apple appeased my hunger temporarily.
- Elma, açlığımı geçici olarak giderdi.
The airspace around the airport was closed temporarily.
- Havaalanı uçuşlara geçici olarak kapatıldı.
The light momentarily blinded me.
- Işık beni geçici olarak kör etti.
I was momentarily blinded.
- Geçici olarak kördüm.