Rehineler yarın serbest bırakılmış olacak.
- The hostages will be released tomorrow.
Onlar mahkûmu serbest bıraktılar.
- They released the prisoner.
Tutuklu erkenden serbest bırakılmasını istedi.
- The prisoner asked to be released early.
Tom geçen ay hastaneden bırakıldı.
- Tom was released from the hospital last month.
Tom hastaneden serbest bırakıldı, ama ateşli silah yarası hâlâ iyileşiyordu.
- Tom had been released from the hospital, but he was still recovering from the gunshot wound.