I saw John at the library.
- Kütüphanede John'u gördüm.
I saw her somewhere two years ago.
- Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.
I remember seeing you all somewhere.
- Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
I'm looking forward to seeing you this April.
- Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.
Love is seeing her in your dreams.
- Aşk onu rüyalarında görmektir.
It seems to me that you are wrong.
- Bana öyle görünüyor ki sen hatalısın.
I had never seen a panda until I went to China.
- Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.
I've never seen such a wonderful sunset.
- Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
- Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.
He happened to catch sight of a rare butterfly.
- Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
He fell in love with her at first sight.
- İlk görüşte ona âşık oldu.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.