Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
What a strange message! There is no sender and no recipients either.
- Ne garip bir mesaj! Herhangi bir gönderen veya alıcı da yok.
Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
Your order has been submitted.
- Siparişiniz gönderildi.
The teacher submitted a request for more funds.
- Öğretmen daha fazla para için talep gönderdi.
I forwarded the schedule you sent me to Tom.
- Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.
Please forward my mail to this address.
- Lütfen postamı bu adrese gönderin.
If you sign up to Facebook, your information will be sent to intelligence agencies.
- Facebook'a üye olursanız, bilgileriniz istihbarat örgütlerine gönderilecektir.
The record was sent to the ministry.
- Dosya bakanlığa gönderildi.
We offer free shipping.
- Biz ücretsiz gönderim sunuyoruz.
The soldiers are shipping off tomorrow.
- Yarın askerler gönderiliyor.
I didn't send Tom any wine.
- Tom'a hiç şarap göndermedim.
I would appreciate any information you can send to us.
- Bize gönderebileceğin bir bilgiyi takdir ederim.
The captain decided to send out a scout.
- Kaptan bir keşif gemisi göndermeye karar verdi.
I'd like to send these to Japan.
- Bunları Japonya'ya göndermek istiyorum.
I'm sending her to California.
- Onu Kaliforniya'ya gönderiyorum.
I forwarded the schedule you sent me to Tom.
- Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.
I forwarded the message I got from Tom to Mary.
- Tom'dan aldığım mesajı Mary'ye gönderdim.
He was sent to jail for murder.
- O, cinayet nedeniyle hapse gönderildi.
The United Nations sent peacekeepers to Bosnia.
- Birleşmiş Milletler Bosna'ya arabulucular gönderdi.
Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- Sophie bilinmeyen göndericiden bir mektup daha almayı dört gözle bekliyordu.
Thank you for sending me a nice card.
- Bana güzel bir kart gönderdiğiniz için teşekkür ederim.
I'm sending her to California.
- Onu Kaliforniya'ya gönderiyorum.
He sent out the parcel the day before yesterday.
- O, koliyi evvelsi gün gönderdi.
I sent out the payment a couple of days ago.
- Ödemeyi birkaç gün önce gönderdim.
The children sent their Christmas lists to the North Pole with the hope that Santa would read them.
- Çocuklar Noel listelerini, Noel Baba okur umuduyla Kuzey Kutbu'na gönderdi.
About thirty firefighters were dispatched.
- Yaklaşık otuz itfaiyeci gönderildi.
Your order has been dispatched.
- Siparişiniz gönderildi.