frisiert

listen to the pronunciation of frisiert
Английский Язык - Турецкий язык

Определение frisiert в Английский Язык Турецкий язык словарь

cooked
(Gıda) pişirilmiş

Onların verdiği akşam yemeği kötü pişirilmişti. - The dinner they served was badly cooked.

Bir havuç, bir pancar ve bir brokoliye ihtiyacımız var. Onlar çiğ olmalı, pişirilmiş değil. - We need a carrot, a beet, and broccoli. They need to be raw, not cooked.

cooked
pişmek
falsified
tahrif edilmiş

Fotoğraf tahrif edilmişti. - The photograph was falsified.

falsified
sahte
cooked
pişir(mek)
falsifies
sahtecilik
cooked
pişir

Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı. - Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself.

Annem patatesi çok iyi pişirdi. - My mother cooked the potatoes very well.

Немецкий Язык - Английский Язык