O balık tatlı suda yaşar.
- That fish lives in fresh water.
Tatlı suyun pahalı olduğu yerde suyu tuzdan arındırmak uğraşmaya değer.
- Desalination of water is worthwhile where fresh water is expensive.
Temiz suyumuz bitiyor.
- We're running out of fresh water.
Havuzun suyunu çektik ve temiz suyla doldurduk.
- We drained the pond and filled it with fresh water.
Bu balığın bir tatlısu balığı olduğuna inanıyorum.
- I believe this fish is a freshwater fish.
Alabalık, bir tatlısu balık türüdür.
- The trout is a species of freshwater fish.
Sulak alanlar tatlı su, tuzlu su ya da her ikisinin bir karışımına sahip olabilir.
- Wetlands can have freshwater, salt water, or a mixture of both.
Biraz serin tatlı su iç.
- Drink some cool freshwater.