Tom Mary'nin giydiğinin resmî bir parti için uygun olmadığını düşünüyordu.
- Tom thought what Mary was wearing wasn't appropriate for a formal party.
Resmî bir konuşma hazırlamana gerek yoktur.
- There's no need for you to prepare a formal speech.
Hiç kimse resmen suçlanmadı.
- Nobody has been formally charged.
Resmen tanıştırıldığımıza inanmıyorum.
- I don't believe we've been formally introduced.
Tom az örgün eğitim aldı.
- Tom had little formal education.
Neredeyse hiç örgün eğitim almadı.
- He had almost no formal education.