Tom bizim kurallarımızı izlemek zorundadır.
- Tom has to follow our rules.
Onları izlemek zorunda değilim
- I don't have to follow them.
Biz onu takip etmek zorunda değiliz.
- We don't have to follow her.
Tom'un Mary'yi takip etmekten başka hiçbir seçeneği yoktu.
- Tom had no choice but to follow Mary.
Onlara uymak zorunda değiliz.
- We don't have to follow them.
Onların talimatlarına uymak zorundayız.
- We have to follow their instructions.
Anne Alice'in onu takip etmesini belirtti.
- The mother signed to Alice to follow her.
Nereye giderseniz gidin, sizi takip edeceğim.
- No matter where you go, I'll follow you.
O, benim onu izlemem gerektiğinin işaretini verdi.
- He signaled that I should follow him.
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Her insan farklı bir yol izlesede, hedeflerimiz aynıdır.
- Although each person follows a different path, our destinations are the same.
Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın.
- Answer the following questions in English.
Aşağıdaki malzemelere ihtiyacım var.
- I need the following items.
Sosyal görevliden Stevenson ailesi hakkındaki bilgiyi takip etmesi istedi.
- The social worker was asked to follow up the information about the Stevenson family.
Her şikayeti takip etmeye çalışıyoruz.
- We try to follow up on every complaint.
Küresel ısınmayla ilgili konuşmamızı takip etmek istiyorum.
- I would like to follow up on our conversation about global warming.
Tom'un Mary'yi takip etmekten başka hiçbir seçeneği yoktu.
- Tom had no choice but to follow Mary.
Onu takip etmek zorunda kaldım.
- I was compelled to follow her.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
- If you want to get out of here alive, follow me.
Follow these instructions to the letter.
Follow that car!.
It follows that no real number may have a negative square.
B follows A in the alphabet.
Do you follow me?.
I followed the incumbent throughout the election.
After 9/11, many feared that Baby Boomers would follow President Bush off a cliff.
If you are not sure of the proper etiquette, watch what others do and follow suit.
I don't appreciate salesmen who make promises and then fail to follow through.
Send a letter, then follow up promptly with a telephone call.
I wish you would follow through with the project we talked about.
I wish you would follow through with the project we talked about.