Herkes yasadışı yabancılar karşı düşmanca bir tavır aldı.
- Everybody took a hostile attitude toward illegal aliens.
Tom'un tavır sorunu var.
- Tom has an attitude problem.
Tom'un tutumunu değiştirmesi gerekiyor.
- Tom needs to change his attitude.
Onun düşmanca bir tutumu vardı.
- She had an unfriendly attitude.
Onun terbiyesiz davranışlarına dayanamıyorum artık.
- I can't stand that nasty attitude of his any longer.
Tom'un davranışını beğenirim.
- I like Tom's attitude.