Fransızcayı akıcı biçimde konuşabilmeyi istiyorum.
- I want to be able to speak French fluently.
Tom oldukça akıcı biçimde Fransızca konuştu.
- Tom spoke French quite fluently.
Onun Amerikalı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum.
- I heard her speaking English as fluently as an American.
Akıcı bir biçimde Fransızca konuşuyor gibi görünüyorsun.
- You seem to speak French fluently.
Rusçayı akıcı bir şekilde konuşabilmek isterim.
- I want to be able to speak Russian fluently.
O, akıcı bir şekilde İngilizce konuşuyor.
- He speaks English fluently.