Gerçek kurgudan daha yabancıdır.
- Fact is stranger than fiction.
O gerçeği kurgudan ayıramaz.
- He can't tell fact from fiction.
Tom kurgu roman okumayı seviyor.
- Tom likes to read fiction.
Erotik bilim-kurgu romanları arıyorum.
- I'm looking for erotic science fiction novels.
Kurmaca ile ilgili sorun çok fazla mantıklı olmasıdır. Gerçek hiç mantıklı gelmez.
- The trouble with fiction... is that it makes too much sense. Reality never makes sense.
Şu hikâye gerçek mi yoksa kurgu mu?
- Is that story fact or fiction?
Kayıp prensin hikayesi bir kurgu idi.
- The story of the lost prince was a fiction.
O, bilim kurguya çok düşkündür.
- He's very fond of science fiction.
Kurgu peri masalları ve mitler kadar eski.
- Fiction is as old as fairy tales and myths.